Milli judoculardan iki madalya!

Milli judoculardan iki madalya!
Avrupa'nın prestijli organizasyonlarından biri olan Avrupa Gençler Judo Kupası'nda Türkiye, Almanya’nın başkenti Berlin’de tarihi bir başarıya imza attı. Türk judosu, 1 altın ve 1 bronz madalyayla turnuvadan göğsü kabararak döndü.
81 kg Erkekler Kategorisinde Altın: Erman Gürgen Fırtınası
Milli judocu Erman Gürgen, 81 kilogramda adını altın harflerle yazdırdı. Berlin’deki müsabakalarda her karşılaşmada dikkat çeken bir performans sergileyen Gürgen, final maçında Sırbistan’dan Mihajlo Simin ile karşılaştı. Sert geçen müsabakada soğukkanlılığını koruyan milli sporcu, teknik ve taktik disipliniyle rakibini mağlup etti ve Türkiye’ye altın madalya kazandırdı.
Turnuvanın başından itibaren istikrarlı bir şekilde yükselen Erman Gürgen, yalnızca fiziksel gücüyle değil, aynı zamanda zeka dolu hamleleriyle de izleyicilerin beğenisini topladı. Antrenörüyle birlikte uzun süredir bu turnuvaya hazırlanan genç judocu, daha önce ulusal organizasyonlarda da başarılı olmuştu. Berlin’deki bu performansıyla adını Avrupa’nın gelecek vadeden sporcuları arasına yazdırdı.
Kadınlar 48 kg’da Bronz: Begümnaz Doğruyol Parladı
Kadınlar kategorisinde mücadele eden Begümnaz Doğruyol ise 48 kilogramda bronz madalya kazanarak milli takımın madalya sayısını ikiye çıkardı. Bronz madalya maçında yine bir Sırp rakip, Natalija Prolic ile karşı karşıya gelen Doğruyol, mücadeleyi baştan sona kontrol altında tuttu. Teknik açıdan üstün olan milli sporcu, rakibini etkisiz hale getirerek tatamiden galibiyetle ayrıldı.
Begümnaz, turnuva süresince gösterdiği mücadele ruhu ve yüksek konsantrasyonla dikkat çekti. Bu bronz madalya, genç sporcunun kariyerindeki ilk uluslararası madalyası olma özelliğini taşıyor. Kendisiyle yapılan röportajlarda hedefinin Avrupa şampiyonluğu olduğunu ifade eden Doğruyol, Berlin'deki başarının kendisi için bir başlangıç olduğunu vurguladı.
Berlin’de Türk Bayrağını Göndere Çeken Gençlik
Avrupa Gençler Judo Kupası, Avrupa Judo Birliği (EJU) tarafından her yıl düzenlenen ve kıtanın en iyi genç judocularını bir araya getiren önemli bir platformdur. 2025 yılı Berlin ayağı ise tam anlamıyla büyük çekişmelere sahne oldu. Türkiye, güçlü rakipleri arasında elde ettiği bu iki madalya ile judoda ne kadar ileri gittiğini bir kez daha kanıtladı.
Berlin'de yapılan bu organizasyonda 30’dan fazla ülkeden yüzlerce sporcu yer aldı. Türkiye, 10’un üzerinde sıklette temsil edildi ve alınan madalyalar, gençlerin Avrupa seviyesindeki kalitesini gösterdi. Özellikle erkekler ve kadınlarda farklı sıkletlerde yarı finale kadar yükselen başka sporcular da oldu.
Türk Judosunun Yükselişi: Sadece Madalya Değil, Umut
Türkiye Judo Federasyonu yetkilileri, organizasyon sonunda yaptıkları açıklamada, sporcuların disiplinli hazırlık süreci sayesinde başarıların artarak geleceğini belirtti. Hem erkek hem kadın sporcuların madalya almasının, federasyonun altyapıya yaptığı yatırımların bir meyvesi olduğu vurgulandı.
Yıldızlar, gençler ve ümitler kategorilerinde yükselen başarı grafiği, Paris 2024 Olimpiyat Oyunları sonrası Türk judosunun yeni bir dönemine işaret ediyor. Berlin’de alınan bu sonuçlar, sadece sportif değil, aynı zamanda psikolojik bir kazanç da sağladı.
Gelecek Turnuvalar: Hedefte Dünya Kupası ve Avrupa Şampiyonası
Milli takım teknik heyeti, Berlin'deki organizasyonu gelecek turnuvalar için bir prova olarak değerlendiriyor. Sporcuların performansı, yaklaşan Avrupa Gençler Şampiyonası ve Dünya Kupası için olumlu sinyaller verdi. Özellikle Erman Gürgen ve Begümnaz Doğruyol gibi isimlerin gelişimi, Türkiye’nin bu alanlardaki iddiasını artırdı.
2025 takvimi içerisinde yer alan diğer uluslararası organizasyonlara da Türkiye’nin güçlü bir kadro ile katılması bekleniyor. Teknik heyet, kondisyon yüklemelerinin artırılacağını ve bireysel eksikliklerin kamplarda telafi edileceğini bildirdi.
Berlin’deki Başarı, Gençlere İlham Verdi
Alınan her madalya, sadece bireysel değil, ülke sporu adına da büyük anlam taşıyor. Gençlerin başarı hikayesi, altyapı sporcularına ilham veriyor. Yerel kulüplerden çıkan isimlerin uluslararası başarıya ulaşması, Türk spor sisteminin doğru çalıştığını gösteriyor. Bu bağlamda Berlin'deki madalyalar yalnızca skor değil, aynı zamanda spor kültürü açısından da birer mihenk taşı oldu.